Lowana Veal

REYKJAVIK (IDN) – İzlanda, Başbakanlık Ofisi (PMO) himayesinde 13 ila 18 yaşları arasındaki gençlerden oluşan 12 kişilik bir gençlik konseyi kurarak, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SDGs) için öncü tanıtım yapılmasına karar verdi.

12 yer için 140’tan fazla genç başvurdu ve projenin koordinatörü Nilsina Larsen Einarsdottir’e göre, “hepsinin çok parlak fikirleri vardı, bu yüzden seçim yapmak oldukça zordu.”

İzlanda’da, çocuk ve gençlerin katılımı konusunda UNICEF ile uzman olarak çalışan Einarsdottir, proje için Başbakanlık ile birlikte çalışmıştı.

Gelecek yıl aynı amaçla başka bir grup genç daha toplanacak.

Reykjavik’e komşu bir belediyede yaşayan Heidur Ivarsdottir, Gençlik Konseyi’ne (YC) başvurmadan önce SDG’leri hiç duymamıştı. Çevre sorunları ve insan haklarıyla her zaman ilgilendiğini ve okulunda bir çevre kulübü kurduğunu söylüyor.

Kendisi de başvurmuş olan bir sınıf arkadaşı, başvuru süresinin bitmesinden 15 dakika önce YC ve SDG’leri anlatıp ilgilenebileceğini söylemiş. Başvurmuş ve kabul edilmiş (arkadaşı pek şanslı değildi).

Ivarsdottir’e, BM SDG’lerini İzlanda’da tanıtmak için YC’nin bir parçası olma başvurusunu neden yaptığını sorduğumuzda: “Başvuruda yer alan SDG’lerin açıklamalarına baktığımda dünyayı değiştirme tutkusuyla doldum, düşüncelerimi icraata geçirme fırsatı ve 16 yaşında bir birey olarak yapmayı hayal ettiğimden daha büyük ölçekte bir şey gördüm.”

On yedi yaşındaki Mathias Bragi Ölvisson, ailesinin büyük bir çiftliğinin bulunduğu Güney İzlanda’daki Flulan isimli tarım köyünde yaşıyor. Ivarsdottir’den farklı olarak, uzun süredir SDG’lerden haberdar olduğunu, çünkü 2015’te SDG’lerin kabul edilmesinden birkaç gün sonra, eğitim aldığı yerel köy okulunda sosyoloji ve doğa tarihi dersleri bir gün boyunca birleştirilmiş ve öğretmenler öğrencileri SDG’lerle bağlantılı bir proje üzerinde çalıştırmışlar.

“Bu proje çalışmasında, SDG’ler hakkında bir şeyler öğrenmemiz ve en önemlisi olduğunu düşündüğümüz bir hedefi seçmemiz gerekiyordu. Eğitimi seçtim, çünkü değişim dünyada neyin yanlış olduğunu ve bu yanlışı nasıl değiştireceğimizi bilerek başlıyor,” diyor.

Ancak, o zamandan beri bu konuyla ilgili daha fazla ders almadığını, günlük yaşamda SDG’ler hakkında konuşan insanların varlığından haberdar olmadığını ve bunun değişmesi gerektiğini düşünüyor. “Ancak konseydeki gençlerin reklamını gördüğümde onların varlığından haberdar oldum” diye devam ediyor.

Neden başvurmaya karar verdiğini sorduğumuzda: “Daha adil bir dünya ve sürdürülebilirlik için devamlı mücadele ediyorum… Ve ben İzlanda’yı eğitim, çevrecilik ve yeni gelişmeler açısından lider ülkelerden biri yapmak istiyorum.” diyor.

YC’nin yıl boyunca altı kez buluşması planlanıyor ve Nisan ayında zaten bir kez toplanmıştı. Einarsdottir’in rehberliğinde, grup 17 hedef hakkında bilgi edinip bu bilgileri akranlarına yaymakla birlikte, hedeflerin en iyi şekilde nasıl gerçekleştirileceğini tartışmak için bakanlarla görüşecekler.

Facebook ve YouTube gibi sosyal medya ağları yoğun bir şekilde kullanılacak. “YC’nin rolü, akranlarını SDG’ler ve onlara yönelik çalışma yolları hakkında bilgilendirmeyi içeriyor. Tabii ki, insanları SDG’ler hakkında eğitmek için her türlü yöntemi kullanacağız, belirli yerlerde sunumlar yapıp multimedya teknolojisi gibi başka yolları da kullanacağız,” diye açıklıyor Ölvisson.

“Bu nedenle Konsey’in amacı, SDG’leri başarmak için ilk adım onları tanımaktan geçtiği için, SDG’leri kırsal alanlar dahil toplumun tümüne tanıtmak” diye ekliyor.

Ivarsdottir, başlangıçta çevre meselelerinin vurgulanacağını söylüyor.

Dışişleri Bakanlığı İletişim ve Kamu Diplomasi Direktörü Maria Mjöll Jonsdottir: “Birleşmiş Milletler İzlanda Birliği (UNA Iceland), SDG’lerin tanıtımında hükümetin en önemli ortağıdır. Son zamanlarda, SDG’nin uygulanmasına ilişkin hükümet çalışma grubu, televizyonda, gazetelerde ve sosyal medyada SDG’ler için resmi bir kampanya başlattı,” diyor. 

“Çalışma grubunun ana hat raporu bu yıl yayınlanacak. Bireysel hedeflerin durumunu tartmak genelde karmaşıktır ve bazen ek veri ve bilgilere ihtiyaç duyulur,” diye Jonsdottir ekliyor.

Çalışma grubu temel olarak Başbakanlık, Dış İşleri, Çevrecilik, Refah ve Maliye ve İzlanda İstatistik bakanlıklarının delegelerinden oluşuyor. Grupta diğer bakanlıklardan da üyeler yer alıyor ve İzlanda Yerel Yönetimler Birliği bir gözlemci gönderiyor.

YC, halihazırda 2030 Mart tarihli ve SDG’lerle ilgili çeşitli sorunların bildirildiği haberler içeren bir reklam yayınlamış olan çalışma grubu için danışman olarak görev yapacak.

2030 yılında, şarkıcı Salka Sol Eyfeld, Refah Bakanı oluyor ve cinsiyet eşitliğinin sağlandığını; silah üreticileri ölüm kalım savaşı verdiğini, çünkü silah harcamalarının çok düştüğünü; İzlanda’nın 2030’un sonuna kadar son beş yıl içerisinde karbon nötr olabileceğini; ve kalkınma yardımının muhtemelen yakın gelecekte durdurulacağını çünkü gelişmekte olan ülkelerde inanılmaz gelişmeler olduğu haberlerini bildiriyor.

Aynı doğrultuda, 2030’da SDG haberleri konulu bir dizi kısa YouTube videosu hazırlandı. YC bunlar üzerinde çalışmayı planlıyor. Ivarsdottir, “Şu an kullanılan videoları daha çocuk dostu hale getirmek istiyoruz, çünkü kelimelerin 10 yaşındaki bir çocuğun anlaması için çok zor olduğunu düşünüyoruz” diye açıklıyor.

UNA İzlanda Genel Sekreteri Vera Knutsdottir, birliğin hükümet çalışma grubu ile işbirliğinin sürekli geliştiğini söylüyor. SDG’leri tanıtmak için düzenli olarak ziyaret eden grupları var. “Biz SDG’ler üzerine uzmanlaştık ve her zaman bilgiyi topluma ulaştırmanın yeni yollarını arıyoruz” diyor. [IDN-InDepthNews – 03 Mayıs 2018]